Aile diğer toplumsal kurumlar gibi, insan gereksinimine cevap olarak oluşmuştur. İnsanın bir arada olma ihtiyacına karşılık gelen hallerden biridir. Aile, toplumun hem biyolojik hem de kültürel yeniden üretimini sağlayan bir yerdir. Aynı zamanda modern hayatın rekabetçi, yabancılaştırıcı ve bencil doğasından kaçılacak iyi bir sığınak olarak da görülebilir. Fakat aileyi sadece böyle görmek onu idealleştirmek anlamına gelir. İdealize etmek, ailenin tek bir halinin ve tanımının mümkün olduğu, onun dışındakilerin ona ulaşmak için gayret etmeleri ve belki de hiç ulaşamayarak hep eksiklik duymaları gerektiği anlayışını da doğurur. Aynı zamanda ideal olarak gösterilenin olumsuz hallerinin görmezden gelinmesine sebebiyet verir. Bu durum aile gibi önemli bir kurumu belli bir tanımda ve dönemde sabitlemek anlamına geleceği için, ailenin geçirdiği değişimleri anlama ve açıklamada bize yardımcı olmaz.
İşte bu kitap, bu sorunun farklı yönlerine temas etmek amacıyla kadın ve kadının bir üyesi olduğu aile hayatını farklı yönleri ile ele alan temel bir eser olarak alanında uzman akademisyenler tarafından kaleme alınmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)