"Müftülerin Evlendirme Memurları Arasına Katılması" başlıklı bu çalışma da, mukayeseli hukuktan feyz almakla, objektifliğe hizmet eden yolda ilerlemenin kolaylaştığı bir kez daha teyit edilmiştir.
Esasen "müftü nikâhı" terimi, ilk duyulduğunda, hukukî olarak uygun bulunmayabilir. Sonuçta, belediye nikâhı, konsolos veya köy muhtarı nikâhı şeklinde ayırımlar hukuk düzenimizde bulunmuyordu. Bu çalışmada müftü nikâhı şöyle ifade edilir: "görünürde İslâm dinine çok yakın, biraz incelendiğinde ise, İslâm Aile Hukuku'na aykırı sonuçlar doğurma ihtimali barındıran, Türk Aile Hukuku'na özgü yeni bir nikâh çeşidi". Türk Hukuk düzeninin özgün atılımlarda bulunması övgüyle karşılanabilir.
Yazarın yabancı dilleriyle sınırlı vaziyette on beş sayfadan ibaret kaynakça da, konunun doğası gereği, İslâm Aile Hukuku'ndan saygın eserlere yer verilir. Türk Aile Hukuku ile İslâm Aile Hukuku'nun bu kitapta kesişmesinin memnuniyetle karşılanacağı ümit edilir. Bir daha böylesine iki alanı ortaklaşa ilgilendiren yasal değişikliklerin arifesinde, birlikte çalışmanın ne kadar faydalı olabileceği böylece ortaya çıkmıştır.
(Tanıtım Bülteninden)