Mekân, failin ya da öznenin fiili ile hüviyet kazanırken, bu hüviyetin gelecek nesillere aktarılmasında zaman, kolektif hafızayı oluşturmaktadır. Benlik ve beden terkibindeki biyografik hikâye, kimlik-mekân terkibinde hafızaya ve daha sonrasında tarih yazımına dönüşmektedir. Mamafih öznenin kimliği ve fiili, mekânın kimlik merkezli bağlamlarını ortaya koyarak, hane, semt ve çevre ya da vatan, atavatan, anavatan gibi terkipleriyle kendisini var eden değerleri ve kıymetleri gün yüzüne çıkarmaktadır. Dolayısıyla mekân, toplumun sosyalleşme ve siyasallaşma pratiklerinin ana zemini teşkil etmektedir. Kitap, toplumları birbirinden ayıran özgün hikâyelerden biri olarak Türk toplumunun mekân ile ilişkisini Türk Milliyetçiliği zemininde inceliyor.
(Tanıtım Bülteninden)