Bugün çevre konusunun giderek artan bir oranda siyasal tartışma zemini içine çekilmeye başlanmasında, odak noktası artık iyice belirginleşmiştir. Bu odak, çevre ve ekonomik büyüme ikilemidir ve bu durum siyasal çevre bilimin en önemli tartışma konusudur. Kimilerine göre, çevreciliği partiler üstü bir devlet politikası olarak görmek gerekir. Bu bir anlamda üzerinde siyaset yapmamayı kabul etmek, yani çevreciliği apolitik bir olgu olarak görmek anlamına gelmektedir. Oysa çevrenin korunmasına ilişkin tercih ve tutumlar siyasal ve ideolojiktir.
Bu noktada, parlamentoların çevre siyasetindeki yeri ve rolü kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. Türkiye’de çevre konularının farklı zeminlere çekilerek iktidar savaşlarında araç olarak kullanılmaya başlanmasıyla, siyasilerin çevre sorunlarının çözümüne yaklaşım usulleri tartışılacak bir duruma gelmiştir. Çünkü “çevre” popülist politikaların uygulanmasına çok müsait ve siyasetçilerin en kolay “siyaset” yaptığı konulardan biridir. Bu durum Türkiye’de TBMM’nin çevre siyasetindeki rolünün tartışılmasını gerekli kılmaktadır. Çalışma bu gerekliliğe hizmet etmektedir.