Bireysel başvuru ya da anayasa şikâyeti kamu gücü tarafından temel hak ve özgürlükleri ihlal edilen kişilerin, diğer hak arama yollarını tükettikten sonra ancak kullanabilecekleri, hakların korunması için iç hukukta başvurabilecekleri ikincil ve istisnai nitelikte bir hak arama yoludur.
Bu yol, bizim de içinde bulunduğumuz Kıta Avrupası ülkelerinde son yıllarda geniş bir uygulama alanı bulduğu gibi birtakım farklılıklar içermekle birlikte Latin Amerika ve Asya ülkelerinde de uygulanma imkânı bulmaktadır. Kıta Avrupasında Federal Almanya ve İspanya en başarılı örnekler olarak değerlendirilmekle beraber Avusturya, İsviçre, Belçika, Macaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya gibi devletler de bu yolu benimsemişlerdir. Latin Amerika’da Meksika, Brezilya, Arjantin; Asya’da ise Güney Kore anayasa şikâyetini benimseyen ülkelere örnek olarak verilebilecektir.
Anayasa mahkemelerinin özgürlükler mahkemesi olarak algılanışında bireysel başvuru ya da anaya şikâyeti önemli bir yer tutmaktadır. Çünkü anayasa şikâyeti, yürürlükte olduğu ülkelerde her yıl yapılan sayısız şikâyetin de ortaya çıkardığı gibi, halkın nezdinde büyük itibar sağlamış ve iç hukukta özgürlüklerin etkin korunmasının kaçınılmaz bir hak arama yolu olarak kabul edilmektedir. Bunu bireysel başvurunun en başarılı uygulamaları olarak kabul edilen Federal Alman ve İspanya Anayasa Mahkemeleri uygulamalarından gözlemlemek mümkündür.
İncelemekte olduğunuz kitap, birinci derecede bu Sempozyumun birbirinden değerli bildirilerinin unutulması önlemek amacıyla, söz uçar yazı kalır düsturunca, ilgililerin bilgisine sunmak kaygısının bir ürünüdür. Öte yandan 6216 sayılı Kanun gereğince Anayasa Mahkemesinin 23 Eylül 2012 tarihinden itibaren bireysel başvuruları kabul etmeye başlayacak olması, konunun güncelliğinin sürdürmesine ve ilgi odağı olmaya devam etmesine yol açmaktadır. Bu anlamda eserin Sempozyum bildirileri yanında konunun uzmanları ve yabancı deneyimlerle daha da zenginleştirilmesi düşünülmüştür. Dolayısıyla eser, iki temel bölümden oluşacaktır: İlk bölüm Sempozyumda sunulan bildirileri, sunum sırasına göre okuyucuya takdim ederken ikinci bölüm esere katkılarını esirgemeyen uzmanların makalelerinden oluşmaktadır.