Kitabın, birinci bölümünde, mevzuatta, yaptırım olarak, para cezası öngörüldüğü veya kabahat olarak adlandırıldığı halde, idari veya adli nitelikte olmayan, para cezaları ile kabahatlerden, kabahat benzerleri kavramı kullanılarak söz edilmiştir.
İkinci bölümde, yeni temel kanunların getirdiği, cürüm–kabahat ayrımı ile kabahatlerin suç sayılmaması sonucu, boşlukta kalan haksız fiiller için öngörülmüş, genel ilkeleri, yaptırım sistemini, idari yaptırım kararları ve denetim yollarını düzenleyen temel kanun olan, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu ve getirdiği sistem, ceza hukuku perspektifinden bakılarak, yüksek mahkemelerin kararları dikkate alınmak suretiyle değerlendirilmiştir.
Son bölümde ise, Kabahatler Kanununda öngörülmüş, çoğunluğu TCK'da bulunan, kabahat suçlarından uyarlanmış, 12 kabahat düzenlemesi, istatistik verileri, yüksek mahkeme içtihatları ve öğretiden yararlanılarak, ayrıntılı olarak incelenmiştir.