Felsefe tarihinin üzerinde en çok durulan düşünürlerinden Nietzsche’nin yapıtı, onda geleneksel bir felsefi dizginin izlerini bulmak isteyen herkesi yanıltan bir zenginlik ve çeşitlilik sunuyor. Nietzsche’ye has bir yöntemden söz edilecekse, bunun bakış açılarının değişkenliğine ve çoğulluğuna göndermesi kaçınılmaz.
Bu kitabın amacı da Alman düşünürün felsefe tarihinde üstlendiği kilit rolü bu diyalektik gerilimin bütünlüğü içinde değerlendirmek. Granier’in tartışması, simge ve sloganlarla bulandırılmış bir düşünme uğraşının heybetini tüm çıplaklığıyla ortaya koymaya çalışıyor.