Eğitim yönetimi, toplumun eğitim gereksinimini karşılamak üzere kurulan eğitim örgütünü önceden belirlenen amaçlarına göre işletme, değerlendirme ve geliştirme sürecidir. Tüm süreçlerde insanların çabalarıyla, eğitim kurumlarının işletilmesi görevi gerçekleştirilmektedir. İnsan karmaşık bir sistemdir. İnsanlar- dan oluşan toplumsal sistemler ise daha karmaşıktır. Okul, hem kendini oluşturan eğitim çalışanlarından hem de üzerinde çalıştıkları öğrencileri yüzünden daha da çok karmaşık yapıdadır. Okul yapısını oluşturarak bunun etkili yönetilmesini sağlamak ancak bu amaçla hazırlanmış yönetim modelleriyle mümkün olmaktadır. Okul denilen eğitim örgütünün işletilmesinde ve amaçlarının gerçekleştirilmesin- de yöneticilerin önemli görev ve rolleri bulunmaktadır.
Eğitim yöneticilerinin öncelikle çalıştıkları kurumda, herkes tarafından paylaşılan ortak değerler ve inançlar oluşturmaları büyük önem taşır. Bir eğitim örgütü, tüm politika ve eylemlerini yönlendiren sağlam bir misyonla hayatiyetini sürdürebilir. Çünkü eğitim yöneticisinin artık, sadece koltuğunda oturarak bir mevzuat bekçisi gibi katı bürokrasi kurallarının arkasına sıkışıp kalma dönemi gerilerde kalmalıdır. Okul dinamik bir çevredir. Okul denilen bu dinamik çevrenin yöneticisinin de her gün yeni düşünceler ve projelerle okuluna gelmesi beklenmektedir. Gelişmeleri ve beklentileri eğitim yöneticilerinin dikkate almaları gerekir. Çünkü toplumun okul örgütlerinden beklentileri her geçen gün değişmektedir.
Türk Eğitim Sisteminde çağdaş gelişmelere uygun yenilikler gerçekleştirilmesi için hem yöneticinin hem de öğretmenin etkili davranışlar göstermesi gerekir. Okul müdürü, yazılı görev ve sorumluluklarını yerine getirerek, yönetimsel görevleri zamanında ve gereğince yaparak, okul imkanlarını öğretmenlere sunarak, adil ve dengeli davranarak, hak eden öğretmenleri yazılı, sözlü ödüllendirerek yani formal görevlerini yerine getirerek formal etkilerini de gösterebilmektedir. Okul müdürü, işbirliği ve takım ruhunun gereğini ortaya koyarak, demokratik davranışlar sergileyerek, karşılıklı güven veren ortamı oluşturarak, içten, sağlıklı insan ilişkilerini göstererek; bir anlamda benimsetici, destekleyici ve informal ilişkileri geliştirerek öğretmenler ve diğer çalışanlar üzerindeki etkilerini hissettirebilecektir. Bu tür etkiler ve teşvikler öncelikle öğretmenlerin performansını olumlu yönde destekleyecektir. Yöneticilerin bu tür davranışları, öğretmenlerin hem sınıfa hem de okulda daha güvenle ve cesaretle yeni etkinlik ve projelere katılmalarına; eğitim öğretimi geliştiren ve okulu ileri götüren yeni projeleri hazırlamalarına zemin hazırlamış olacaktır.