Kıta sahanlığı, bir uluslararası hukuk kurumu olarak çeşitli çalışmaların konusunu oluşturmakla birlikte genellikle sınırlandırma boyutuyla Türk öğretisinde ele alınmaktadır. Bu çalışma da kıta sahanlığının sınırlandırılmasına ilişkin önemli bir içeriği sunmakta; fakat bunun ötesinde kıta sahanlığına bağlı hak, yetki ve yükümlülükleri de eleştirel bir bakış açısıyla irdeleyerek çalışmanın merkezine koymaktadır.
Çalışmanın esas amacı, her ne kadar uluslararası hukuktaki baskın görüş aksi yönde olsa da, kıta sahanlığının doğal uzantı ilkesine bağlı coğrafi gerçeklikten hareketle uygulanabilecek bir kapsama sahip olduğunu ortaya koymaktır. Ana tema olarak 200 deniz milinin ötesindeki kıta sahanlığı belirlenmiş olmakla birlikte, bu kavram doğal uzantının kıta sahanlığının genel rejimindeki yerini vurgulamak amacıyla da farklı bir bakış açısıyla değerlendirilmektedir.
(Önsözden)